Nedir Yani?

Bu blog, bir kader ortaklığıdır. Bu blogun bir ayağı Londra'daysa, diğer ayağı İzmir'dedir. Bu blogun yüreğinin bir yanı İstanbul'da atıyorsa, yüreğinin diğer yanı Kiel'de atıyordur. Bu blog Kibariye'yi benimsediği kadar, Oxford'da da okumuştur. Bu blog "Gamzedeyim Deva Bulamam" şarkısını söylediği kadar, Karşıyaka için Mehter'i de söylemiştir.

Bu bloga adam olmaz da dediler, bu blogu disipline de verdiler ama bu blogu başkan da seçtiler. Bu blogu Hamburg'ta bara almadılar, bu bloga kızlar yüz vermediler, bu bloga İstanbul'da iş vermediler. Bu yüzden bu blog, biraz Çiçek Abbas'tır, biraz Yedi Bela Hüsnü'dür, biraz Şaban Erkök'tür ama en çok Türk Sanat Müziği aşkı ile Şakayla Karışık Sadri Alışık'tır.

Bu blog göçtür, gurbettir, sıladır, spordur, aşktır ve elbet yaşamdır.

15.11.2010

Futbol Yorumları(Geyikleri)

Sabah kahvaltıdan sonra Ntvspor'da Spor Servisi'ni beklerken dün akşamın tekrarı kuşağında sanırım "90 Artı" programına denk geldim. Programın adından emin değilim de Sergen ve Ersin Düzen vardı diyim belki bilirsiniz, belki bilemezsiniz çünkü hangi yorumcu hangi programda Ntvspor'da anlamak zor. Yüzde yüz bildiğimiz %100 Futbol Rıdvan Dilmen & Güntekin Onay ikilisiyle. Diğer programlar Mustafa Doğan, Sergen Yalçın, Mehmet Demirkol, Ersin Düzen, Ercan Taner ve ismini hatırlamadığım birkaç sunucu ve yorumcunun kombinasyonlarından oluşuyor. Konu programın adı ya da isimler değil zaten; konu artık her şeyin tek düze gelmesi.

İstanbul takımları dökülmüş Anadolu takımları coşmuş, yorumlar aynı: Sivasspor'un açtığı yoldan bıdıbıdı bıdıbıdı, Bursaspor'un şampiyonluğunun ardından vıdıvıdı vıdıvıdı. 3 büyükleri kaybettiği puanların ardından teknik direktörleri hakkında: Türkiye'deki futbolu bilmiyor, burdaki şartları bilmiyor, kadroyu kendi kurmadı. Lider Trabzonspor'un başarısının en büyük nedeni: Şenol Güneş'in tam bir takım yaratması, herkesi hazır tutması, şehri kenetlemesi blablabla... Schuster, Rijkaard rotasyona gidip oyuncu denemesi üzerine "yanlıııııış, çok kötüüüü" diyen yorumcular Şenol Güneş'in değişik kadrolarına "işte herkes göreve hazır" diye yorum yapıyor.

Aslında sezondan sezona değişen tek şey isimler. Yorumlar aynı. Geçen sene başka bi teknik direktör için "çok iyi hava yarattı bundan başarılı", diğeri için "Burası Türkiye, bırakıcaksın güzel futbolu" diyenler bu sene özneleri değiştirip cümlelerini tekrarlıyorlar. Seneye Şenol Güneş gider başka bir özne gelir muhakkak. Bunu yapan sadece Ntvspor yorumcuları değildir, yanlış anlaşılmasın. Her kanalda muhakkak bulunan futbol programlarıyla ilgili, spor gazeteleriyle ilgili konuşuyorum. Hep aynı hep aynı. Biraz ilginçlik katmak isteyenler Avrupa futbolundan bilgiler verir ya da reyting yaratacak sansasyonlar, iddialar öne sürerler.

Bu noktada kendimi sorguluyorum başkalarından önce. Bu kadar yazıyorum laf ediyorum da niye hala kahvaltı sonraları mutlaka Ntvspor'u açıyorum, ya da devre aralarında maç sonlarında... E sabah o saatte çok ilgimi çeken birşey olmuyor, fonda akıtıyorum Fuat Akdağ'ın okuduğu köşe yazılarını, Mehmet Demirkol'un dura dura cümleyi tekrar kura kura konuşmalarını, keh keh keh gülüşlerini. Aklıma gelmiyor zaten devre arası oldu hadi Ntv'yi açayım da ilk yarı yorumunu alayım diye, denk geliyor işte. Ya da dışarda olmuyorsam o saatte maçtan gelmiş yorgun bi halde kendimi yatağa atmışımdır gözlerimi kapatacağım bir program arıyorumdur eğer güzel bir İspanya ya da İtalya ligi maçı yoksa. Türkiye'nin en iyi yorumcusu olarak kabul edilen Rıdvan Hoca'nın yorumları bile beni tutamıyor ekran karşısında.

Bugün oflaya poflaya programın sonunu getirmeye çalıştım uzun zamandır böyle hissetmemiştim, bıkkınlık sıkkınlık... Hakikatten o sıra yapacak bir şeyim yoktu, evdeki program belli olsun diye bekliyordum. 11 gibi de Spor Servisi başlar Sergen birazdan susar diyordum program bitmek bilmedi. Aklımda kalacak tek şey olan Beşiktaş A2 takımından Gaziantepspor'a bedelsiz kaptırılıp şimdi A Milli Takım'a seçilen Orhan Gülle hikayesinin ve Sergen'in rejiye dönüp dönüp baktığı beni de epey güldürdüğü anların ardından 11 buçuk gibi programın bitmesiyle bu sabahlık futbol geyiği ihtiyacımı karşıladığıma karar verip bu saatten sonra gelecek olan Spor Servisi'nin anca boş bir zamanda tekrarını izlerim dedim ve kendimi günlük ev işlerine verdim.




Biliyorum yarın sabah yine kahvaltıda açıcam Ntvspor'u, iddaa programına denk gelmediğim sürece fonda orası akacak. Ama bu akşam önce 2 sene evvel beraber antremana çıktığım İsmet Arzuman'ın Ege Tv'de görüp sonra da Trt 1'de Stadyum'da Şenol Güneş'e özel yapılan klibi görünce kısa bir ara vermiş olduğum bloga bu yazıyı göndermek bir daha tekrarını bulursanız Sergen'in yorum yaparken rejiye dönüp bakmasını izleyin tavsiyesini vermek istedim. Bulamazsanız da ne ala Sergen'in 2 günde bir programı var merak etmeyin, çıkar yine yapar.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

büyük boşluktasın bro bence