Nedir Yani?

Bu blog, bir kader ortaklığıdır. Bu blogun bir ayağı Londra'daysa, diğer ayağı İzmir'dedir. Bu blogun yüreğinin bir yanı İstanbul'da atıyorsa, yüreğinin diğer yanı Kiel'de atıyordur. Bu blog Kibariye'yi benimsediği kadar, Oxford'da da okumuştur. Bu blog "Gamzedeyim Deva Bulamam" şarkısını söylediği kadar, Karşıyaka için Mehter'i de söylemiştir.

Bu bloga adam olmaz da dediler, bu blogu disipline de verdiler ama bu blogu başkan da seçtiler. Bu blogu Hamburg'ta bara almadılar, bu bloga kızlar yüz vermediler, bu bloga İstanbul'da iş vermediler. Bu yüzden bu blog, biraz Çiçek Abbas'tır, biraz Yedi Bela Hüsnü'dür, biraz Şaban Erkök'tür ama en çok Türk Sanat Müziği aşkı ile Şakayla Karışık Sadri Alışık'tır.

Bu blog göçtür, gurbettir, sıladır, spordur, aşktır ve elbet yaşamdır.

4.11.2010

Artık Ege TV'yi de İzleyemeyeceğiz

Geçtiğimiz hafta İzmir'i sular altında bırakan sağanak yağmurun ardından gündüz antremana giderken bizzat şahit olduğum karmaşayı akşam şehrin en büyük iki kanalından biri Ege TV'nin akşam haberlerinde izliyorum. Görüntülerde su basan evler, göle dönmüş alt yollar var. Klasik sağanak yağış arkası görüntüler... Sadece İzmir'de değil o gün tüm yurtta karşılaşılan manzaralar.

Bu duruma maalesef alışmışız, şaşırmıyorum ama sunum dikkatimi çekti. Yerel idareye ateş püskürüyor kanal! Yok efendim şimdiye kadar yöneticiler neredeymiş de başka yerlere harcama yapmak yerine alt yapıyla uğraşsalarmış da insanları Kızılay'ın yiyecek ve battaniyesine muhtaç etmişler de Cumhuriyet döneminden bu zamana kadar ilk defa bu görüntüler oluşmuş da...

Yağmurun sağanak olmasını unutup deniz seviyesindeki bir şehirde bunların yaşanmasının tek sorumlusu sanki ödeneği, maddi manevi yardımı bolmuş da harcamıyormuş gibi yerel idareye suç atmak, insanlarla röportaj yapıp "Yöneticiler ne kadar kötü bakın sizi ne hale soktular" gibi sorular sorup canı yeni yanmış vatandaştan destek almaya çalışmak neyin nesi, amaç ne? Hadi diğer kanal Yeni Asır'ın sahiplerinden ötürü hep değişik bir imajı olmuştur insanların gözünde de objektif bildiğimiz ya da sahibinin kim olduğuna dair bilgimiz olmadan yıllarca izlediğimiz kanal şimdi neden böyle bir yayın anlayışı içinde? Yerel idarenin eleştirisinden, tepki almasından nasıl bir menfaati var, bu işten çıkarı ne?

İzmir'in iki önemli kanalından biri olan Ege TV'yi izlemeye devam edeceğim belki ama hem sürelerini azaltıp program seçeceğim hem de bir önyargıyla değerlendireceğim bu saatten sonra.

Hiç yorum yok: